Gündelik yaşamın dinamik doğası, bireylerin yeme davranışları üzerinde artan bilişsel ve duygusal baskılar oluşturmakta, otomatikleşmiş yeme örüntüleri, duygusal tetikleyicilere bağlı beslenme, sağlıksız gıda tercihleri ve yeme eylemi sonrası deneyimlenen olumsuz duygusal durumlar yaygınlaşmaktadır. Bu olgu,  bireylerin yiyeceklerle kurdukları ilişkinin niteliğinin ve yeme davranışlarının düzenlenmesinin önemini gözler önüne sermektedir.

Farkındalıkla beslenme rehberliği, kalori kısıtlamasından çok yeme sürecine odaklanmasıyla geleneksel kilo azaltma diyetlerinden farklılaşır. Farkındalığa dayalı bu müdahaleler, yeme davranışının altında yatan bilişsel ve duygusal itici güçleri ele alarak sürdürülebilir davranış değişikliğini teşvik etmeyi önceliklendirir. Farkındalıkla beslenme, yiyecek ve yemeye karşı yargılayıcı olmayan bir tutumu benimseyerek, bireyleri fiziksel ve duygusal refahlarıyla uyumlu kasıtlı yiyecek seçimleri yapmaya cesaretlendirir.

Yeme davranışının altında yatan bilişsel süreçlerin ve duygusal mekanizmaların farkındalık temelli yaklaşımlarla incelenmesini hedefleyen bu program, nefes egzersizleri ve meditasyon tekniklerinin, bireylerin bedenlerinin açlık, tokluk ekseninde beliren fizyolojik sinyallerine yeniden bağlanmaları, anın deneyimine odaklanmaları ve böylelikle yeme davranışlarını daha bilinçli bir şekilde yönetebilmeleri üzerine etkileşimli bir öğrenme ortamı sunmayı amaçlamaktadır.

Araştırmalar, farkındalık meditasyonu ve nefes alma tekniklerinin, aşırı yeme veya sağlıksız yiyecek seçimleri için yaygın tetikleyiciler olan stres ve duygusal reaktiviteyi azaltmada etkili olduğunu ve duygusal düzenlemeyi geliştirerek, bireylerin duygusal yeme döngüsünü kırmalarına yardımcı olduğunu teyit etmektedir. Farklı araştırma bulguları ise farkındalık müdahalelerinin, yiyeceklerin duyusal özellikleri hakkındaki farkındalığı artırarak ve daha yavaş, daha kasıtlı bir yeme hızını yapılandırarak kişilerin yiyecek isteklerini azaltabileceğini göstermiştir. Farkındalık uygulamalarının, ödül işleme, duygu düzenleme ve içsel algılama ile ilişkili beyin bölgelerindeki işlevsel bağlantıyı değiştirdiğini rapor eden diğer bazı araştırmalarda ise bu değişikliklerin, stresli yeme ve dürtüsel gıda seçimlerindeki azalmalarla ilişkili olduğu ve dikkatli beslenme rehberliğinin etkinliği için sinirsel bir temel sağladığı bildirilmiştir. Ayrıca, farkındalıkla beslenme rehberliği uygulamalarının obezite ve kilo yönetimi, yeme bozuklukları, diyabet yönetimi ve duygusal yeme ile başa çıkmada etkin olabileceği öne sürülmüştür.

Nihai aşamada, yeme davranışında öz farkındalığı ve duygusal düzenlemeyi geliştirmek için nefes alma ve meditasyon dahil olmak üzere farkındalık tekniklerinin dahil edildiği stratejilerin, uyumsuz yeme alışkanlıklarından kaçınma ve duygusal ipuçlarına daha sağlıklı tepkileri teşvik ederek gelişmiş yeme davranışlarını artırmaya ve kilo kaybını kolaylaştırmaya bir seçenek oluşturduğu söylenebilir.