Sanskrit sözcüğü olan Bandha Türkçe’ye ‘kilit’, ‘düğüm’, ‘birleşme’ veya ‘tutma’olarak çevrilebilir. Yoga teknikleri içerisinde yer alan ve temel olarak enerji akımlarının düzenlenmesi ve yönlendirilmesinde kullanılan Bandha uygulamalarına yönelik farklı yoga okullarınca geliştirilen farklı görüşler bulunmaktadır. Bunların bir kısmı Bandha uygulanacak bölge kaslarının kasılması ve kontrolüne vurgu yaparken, diğerleri Bandha bölge kaslarının gevşek ve yumuşak tutulması gereğine işaret etmektedirler.
Bir yönüyle Bandha’ları enerji regülatörlerine benzetmek de mümkündür, zira Bandha’lar aracılığı ile bedende üretilen enerji bir yandan dengelenirken, diğer yandan depolanma olanağı bulur. Denilebilir ki, Bandha’lar yükselen enerjinin vücudun genel dengesini bozacak şekilde ani ve hızlı yükselişinin önündeki doğal emniyet bariyerleri olarak hizmet verirler.
Bandha teknikleri fiziksel düzeyde belirli kas, organ, bez ve sinirleri canlandırırken, tüm bunların çalışma verimini de artırmaktadır. Böylelikle beden üzerinde yaratılan olumlu fiziksel tesirler bir dizi olumlu sinirsel ve zihinsel etkiyi harekete geçirir. Bilindiği üzere, Bandha’ların uygulanması ile ortaya çıkan enerji bedende izleyen 16 Adhara ‘destek bölgesi’ ne yayılır: ayak başparmakları, ayak bilekleri, dizler, baldırlar, apış arası, üreme organları, göbek, kalp, boyun, boğaz, dil, burun, iki kaşın orta noktası ve Brahmarandra (Sushumna Nadi’nin kafatasında bulunan yukarıdaki açık kapısı, bıngıldak).
Asıl kullanım amacı kuyruk sokumu bölgesinde uyumuş olan Kundalini enerjisinin uyandırılarak Suşumna Nadi kanalıyla yukarı yönlü hareketini sağlamak olan Bandha teknikleri, bu veçhesi ile Samadhi’ye ulaşmada önem kazanmaktadır.
Aşağıda verilen üç ana Bandha ve bu üçünün bir arada kullanımı ile gerçekleştirilen dördüncü bir Bandha’dan söz etmek olasıdır:
1. Calandhara Bandha ‘Boyun Kilidi’
2. Uddiyana Bandha ‘Karın Kilidi’
3. Mula Bandha ‘Kök Kilidi’
4. Maha Bandha ‘Büyük Kilit’
Bandha tekniklerinin bir diğer özelliği de Granthi adı ile bilinen ‘tıkanmaları’ gidermede yardımcı rol üstlenmeleridir. Granthi kelimesi dilimizde ‘tıkanıklık’, ‘engel’ veya ‘düşkünlük’ kelimeleri ile ifade bulabilir. Yogik bakış açısı ile Granthi’ler psikolojik/enerjetik düğümler olup, enerjinin serbest akmasını engellemektedir. Üç farklı Granthi bulunmaktadır:
1. Brahma Granthi
İlk düğüm olarak tanımlanan Brahma Granthi birinci enerji merkezi olan Muladhara ‘Kök’ Çakra’da konumlanır. Fiziksel bedene ait olup, isimler ve formların dünyası ile ilişkilidir ki, birey gözler, kulaklar, burun, dil ve cilt olmak üzere beş duyu aracılığı ile bu dünya ile buluşur. Hırs ve arzular zihni tuzağa düşürdüğünden, kişi bu düğümü çözene değin etkin bir meditasyon uygulayamaz. Hoşnutsuzluk hissi yaratan Brahma Granthi, zihni tek odaklı olmaktan uzaklaştırır. Maddi objelere bağlılık, şehvet ve aşırı hazza dönük yapı, bencillik de bu düğüm sonucu yaşanılanlar arasında sayılabilir. Özetle, bu düzeydeki bilinç fiziksel nesne ve tensel algıya düğümlenmektedir.
2. Vishnu Granthi
Astral beden ve duygu dünyası ile alakalıdır. Anahata ‘Kalp’ Çakra bölgesinde yer alır. Bölgede oluşan tıkanmanın temel sebepleri eski ve yerleşik bilgi, gelenek, kurum ve spiritüel yaklaşımlara, insanlara ve duygusal ilişkilere esaret şeklinde bağlanmanın yanı sıra
ruhsal deneyim ve duygusal yaşantılara düşkünlük içeren tavırlanıştır. Vişnu Granthi duygusal güvence, insanlığı çektiği ızdıraptan özgür kılmaya yönelik keskin arzu ve bağlılığa yol açmaktadır.
3. Rudra Granthi
Nedensel beden ile bağlantılı olup, düşünce, fikir, görüş ve sezgilerin dünyası ile ilişkilidir. Acna ‘Alın’ Çakra bölgesinde oluşan bu tıkanıklık zeka gücüne bağlılık, olağanüstü deneyim ve güçlere düşkünlük temellidir. Rudra Granthi bireyin olağanüstü tecrübe ve güçlere bağlanmasına yol açarak kişinin enerji düzeyinde gelişimini engeller.
Granthi’ler organizmada pek çok fiziksel, duygusal ve zihinsel engelin oluşumunu besler ve güçlendirir. Bu nedenle Granthi’leri çözmek çoğunlukla kolay olamayabilse de Bandha Teknikleri aracılığıyla bol miktarda enerjinin serbest bırakılabiliniyor oluşu ilgili düğümlerin çözülmesini olanaklı hale getirir.
Calandhara Bandha
Cala ‘ağ’, ‘tuzak’ ve Dhara ‘taşıma’, ‘destekleme’ veya ‘kanal’ anlamını veren iki sözcükten oluşan Calandhara, Bandha kelimesi ile birlikte kullanıldığında tam olarak ‘ağ taşıyan kilit’ olarak tanımlanabilmektedir. Kelime farklı hecelere bölündüğünde Cal ‘boğaz’ sözcüğüne denk gelmekte, dolayısıyla Calandhara Bandha ‘boğaz ya da boyun kilidi’ şeklinde ifade bulmaktadır.
Calandhara Bandha uygulanırken baş öne doğru eğilirken çene de yumuşak bir şekilde boynun alt ucuna doğru bırakılır. Bu temasın etkisi ile boyun ve boğaz kasları hafifçe gerilirken, bu esnada içe doğru yönlenen bakışı izleyerek dikkat de içe döner ve zihnin dalgalanması durulur.
Yoga’nın en temel kaynaklarından olan Hatha Yoga Pradipika’ya göre bu çalışma, Nadi olarak isimlendirilen Enerji Kanalları Ağını sıkıştırdığı ve ölümsüzlük iksiri olarak tabir edilen Amrita’nın damağın boşluğundan aşağıya doğru akışını durdurduğu için Calandhara Bandha olarak anılır. Calandhara Bandha’nın uygulanması ile gerçekleşen sıkışma sonucunda İda ve Pingala Nadi’nin geçirgenliklerinin azalması ya da tamamen kaybolması ile yukarı Sahasrara Çakra’ya doğru hareket edecek enerji Vishudda Çakra ‘Boyun Enerji Merkezi’nde yoğunlaşır.
Boyun bölgesinden geçen kan damarları ve enerji kanallarını baskılayan Calandhara Bandha kalp, tiroid bezi, göz, kulak ve beyinde dolaşan kan ve enerji akımlarını düzenler ve adı geçen organları ani enerji dalgalarına karşı korur.
Uddiyana Bandha
Uddiyana ‘yukarıya uçmak’ anlamına gelmektedir. Hatha Yoga Pradipika’ya göre büyük kuş olarak adlandırılan Prana enerjisinin, Sushumna Nadi boyunca yükselmesini sağladığı için bu çalışmaya Uddiyana adı verilmiştir.
Uddiyana Bandha uygulaması esnasında diyafram yukarı karın ise içeri omurgaya doğru iyice geriye çekilir. Ölüm filini öldüren aslan olarak tanımlanan Uddiyana Bandha ‘Karın Kilidi’ aracılığıyla enerji akımı omurgadan geçen Suşumna Nadi kanalıyla yukarı doğru yönlendirilir.
Uygulamasının süreklilik kazanması bir yandan gençleşme sürecini başlatırken, diğer yandan yaşlanma ve doku dejenerasyonunu yavaşlatır.
Uddiyana Bandha kilidi sayesinde Muladhara Çakra enerji merkezinde Prana-Vayu, Apana-Vayu ve Samana-Vayu enerji akımlarının birleşmesi sonucu yoğun bir enerji patlaması ve içsel ateş deneyimlenir ve enerji Suşumna Nadi kanalıyla yükselir. Yükselen enerji Udana-Vayu enerji akımıyla desteklenerek üst enerji merkezlerine ulaşır. Bu süreç Kundalini enerjisini uyandırır.
Mula Bandha
‘Kök’, ‘kaynak’, ‘sebep’ veya ‘temel’ anlamını veren Mula sözcüğü anüs ve cinsel organların arasındaki temel bölgeyi vurgulamaktadır. Mula Bandha ‘kök kilidi’ uygulaması esnasında apışarası kaslar kasılarak içeri ve yukarı doğru çekilirken anüs kaslarının kasılmamasına özen gösterilmelidir. Bu çalışmanın etkisi ile karın bölgesinden aşağı doğru akan Apana-Vayu enerji akımı yukarı doğru yönelerek göğüs bölümünde akan Prana-Vayu enerji akımı ile birleşir. Bu birleşme ile bir yandan bedende yoğun bir içsel ateş üretilirken diğer yandan metabolizma oranı hızlanarak sindirim ve boşaltım gelişir, kan dolaşımı ve beyin fonksiyonları canlanır, zihin keskinleşir, uyuma ve beslenme ihtiyacı azalır. Apana-Vayu akımının yukarıya Prana-Vayu akımının ise aşağıya doğru yönelmesi ile yaşlanma önlenir ve birey biyolojik yaşından çok daha genç gösterir.
Mula Bandha derin iç gerginliklerini aşmada ve depresyon ile başa çıkmada yardımcı bir teknik olarak da kullanılmaktadır. Nihai aşamada Mula Bandha uygulaması kişiyi evrenin Mula’sına açık bir deyişle evrenin kaynağına ulaştırır ve uygulayıcı zihni, zekası ve egosu üzerindeki hakimiyetini geliştirir.
Maha Bandha
Boyun, karın ve kök kilidinin eş zamanlı olarak uygulaması Maha Bandha ‘büyük kilit’olarak tanımlanır. Teknik enerjinin içeride toplanmasını sağlayarak bir yandan sahip olunan enerjinin güç ve kalitesini artırırken diğer yandan farkındalığı geliştirir. Kimi kaynaklarda Bandha Traya ‘Üçlü Kilit’ olarak anılan Maha Bandha sinir sistemini gevşetici, sinirsel gerginlik ve depresyonu giderici tesirler yayar. Uygulama esnasında Suşumna Nadi kanalının hareketlenmesine bağlı olarak enerjinin serbestçe akmaya başlamasıyla tüm enerji merkezleri canlanır ve arınır.
Uygulamayı sonlandırmak üzere kilitler açılıp peşi sıra alınan nefes ile enerji yükselir, İda, Pingala ve Suşumna kanalları Acna Çakra merkezinde birleşir. Acna Çakra’nın aktifleşmesiyle telepati ve öngörü yeteneği gelişir. Sonuçta, sınırlı olan iç ve dış farkındalığın aşılması ile uygulayıcıda doğal olarak ‘tarafsız bir tanık olma’ tutumu gelişir, böylelikle yaşam bir tiyatro sahnesine dönüşürken birey de seyirci rolünü gerçekleştirir. Bu tarafsız tutum ile birlikte zihnin berraklaşması güçlenince olayların neden ve sonuçları da net olarak anlaşılır hale gelir.